İş seyahatinden dönen bir iş adamı hava alanından evin kahyasını aramış:
''Alo, Ahmet Efendi, merhaba. Evde işler nasıl? Her şey yolundadır umarım.''
Kahya her zamanki gibi ciddi ve soğukkanlı bir şekilde cevap vermiş:
''Merak etmeyin efendim, önemli bir şey yok. Yalnız bahçede kullandığım küreğin sapı kırıldı, şimdi onu hallediyorum.''Adam merak etmiş:
''Hayrola, neden kırıldı ki?''
''Köpeğinize mezar kazıyordum, biraz zorlayınca kırıldı efendim.''
Adam çok şaşırmış:
''Ne diyorsun? Köpeğim öldü mü? Peki neden?''
''Maalesef havuza düştü efendim.''
Adam daha da şaşırmış:
''Yahu benim köpeğim çok iyi yüzerdi; havuza düşünce nasıl ölür?''
''Evet iyi yüzerdi efendim ama havuzun suyu boşaldığı için zemine çerpınca öldü.''
''Ya, havuzu ben evden ayrılırken yeni doldurmuştuk. Neden suyunu boşalttınız ki?''
''Evdeki yangını söndürmek için itfaiye gelmişti, kendi suları yetmeyince havuzun suyunu kullandılar.''
''Ne diyorsun sen kahya? Evde yangın mı çıktı?''
''Evet efendim. Anneniz ölünce baş sağlığı için gelenlerden biri sigara içtikten sonra söndürmeden kül tablasına koymuş. O telaş içinde sigaranın yere düştüğünü kimse görmeyince yangın çıktı.''
''Sen ne saçmalıyorsun kahya! Annem ben giderken sapasağlamdı. Nasıl ölür?''
''Haklısınız efendim, sapasağlamdı. Ama karınızı en yakın arkadaşınızla yatakta yakalayınca üzüntüden inme indi kendisine.''
Adam duyduklarına inanamamış.
Başka kötü şeyler varsa kalbi duracak diye korkmuş.
''Yahu kahya, her söylediğin insanı öldürecek cinsten. Hiç pozitif bir şey yokmu?''
Kahya yine sakin bir şekilde cevap vermiş:
''Olmaz olur mu efendim. Var tabii. Mesela gitmeden önce AİDS testi yaptırmıştınız ya. Bu gün sonuç geldi. Pozitif. (Not: Pozitif AİDS hastasısınız demektir.)
