Kadının biri kumsalda yürürken ayağına birşey takılmış. Ne olduğunu anlamak için takıldığı şeyi çekip kumların içinden çıkarınca eski bir fitilli yağ lambası olduğunu görmüş. Antika ve değerli bir şey olabilir diye lambayı temizlemek için ovmaya başlayınca lambanın içinden birden bire bir cin çıkıvermiş. Cin kendini toparlayıp etrafı kontrol ettikten sonsa kadına doğru konuşmaya başlamış.
-Bin yıldır bu lambada hapistim. Beni kurtardığın için dile benden ne dilersen. Yalnız tek bir dilek dileme hakkın var, ona göre iyi düşün.
Kadın hiç düşünmeden çantasından bir dünya harita çıkarmış ve bazı yerleri işaretlemiş.
-Ben savaşa karşıyım. Dünyanın birçok yerinde savaş var. İşte hepsini haritada işaretledim. Bu ülkelerde savaş bitsin ve barış olsun.
Cin haritaya bir göz attıktan sonra dehşet dolu bakışlarla kadına bakmış ve konuşmaya başlamış.
-Yahu kadın! Sen benden ne istediğinin farkında mısın? Bu ülkeler yüzlerce yıldır sürekli savaşıyor. Tamam ben birçok şeyi yapabilirim ama bu kadarı da biraz fazla artık. Bu savaşları bitirmek çok zor. İyisi mi sen benden başka bir dilekte bulun.
Kadın biraz düşündükten sonra yeni isteğini söylemiş.
-Tamam o zaman. Ben hayatım boyunca aradığım gibi bir erkek bulamadım. Ben; hem ince ruhlu, hem sevecen, hem ilgili ve hem de ömür boyu beni sevecek bir erkek arıyorum. Bana öyle bir erkek bulursan sevinirim.
Cin kadına kızgın kızgın bakmış. Derin bir ooooof çektikten sonra kadına bağırmış.
-Uzat şu lanet olasıca hariteyı bana!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder