Zengin bir avukat, yeni aldığı, arabasını ofisinin önüne park etmiş.
Bu sırada da ofisteki çalışanlara nasıl gösteriş yapacağını düşünüyormuş.
Dalgın dalgın arabadan inerken yoldan hızla geçen bir kamyon, avukatın arabasının sürücü tarafındaki kapısını koparmış.
Avukat derhal cep telefonunu kapmış ve polisi aramış.
Bir kaç dakika içinde polis olay yerine gelmiş.
Fakat avukat daha polisin tek ağzını açmasına fırsat bırakmadan haykırmaya baslamış.
''Daha geçen gün aldığım, süper lüks arabam mahvoldu.
Şimdi ne kadar usta bir kaportacı bulsam da arabam asla eskisi gibi olmayacak.
O kamyonun sürücüsünü derhal bulun ve yaptığının bedelini en ağır şekilde ödetin.
Avukat bir süre bu şekilde bağırıp çağırdıktan sonra nihayet susmuş.
Polis şaşkın bir şekilde başını sallamış:
''Siz avukatların bu kadar para-pul, mal-mülk sevdalısı olmalarını bir türlü anlayamıyorum!
Sahip olduğunuz eşyalara öyle bağlanıyorsunuz ki, gözünüz başka bir şeyi görmüyor.
Şu anda sol kolun dirseğinin altından kopmuş, ama sen bunun farkında bile değilsin.
Yarım saattir arabandan bahsediyorsun.''
Bunu duyan avukat endişe içinde koluna bakmış
Gördüğü manzara karşısında kendini kaybetmiş ve deli gibi bağırmaya başlamış.
''Aman Allah’ım, Rolex’im de gitmiş!…''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder