İki fakir adam çocukluklarından beri çok yakın arkadaşlarmış.
Bir gün bir yerde oturup sohbet ederlerken ikisi de zengin olma hayalleri kurmaya başlamışlar.
Adamlardan biri bir ara diğerine sormuş.
''Yahu arkadaşım, böyle zenginlik hayali kuruyoruz ama farzedelim ki bir gün senin iki araban olacak kadar zengin oldun. Ama ben hala fakirim. Arabalarının birini bana verir misin?
Diğeri tereddütsüz cevap vermiş.
''Elbette veririm arkadaşım.''
Ya iki güzel evin olsa, birini naba verir misin?''
''Elbette veririm arkadaşım.''
''Peki, ya iki güzel horozun olsa birini bana verir misin?''
Diğer adam biraz durakladıktan sonra cevap vermiş.
''Hayır. Kusura bakma ama veremem.''
Bunu duyan arkadaşı çok şaşırmış.
''Yahu, evi, arabayı veriyorsun da neden horozu vermem diyorsun.''
Diğeri cevap vermiş.
''Arkadaşım, benim iki evim veya iki arabam yok ama iki tane çok güzel horozum var da onun için vermem diyorum.''
Bir gün bir yerde oturup sohbet ederlerken ikisi de zengin olma hayalleri kurmaya başlamışlar.
Adamlardan biri bir ara diğerine sormuş.
''Yahu arkadaşım, böyle zenginlik hayali kuruyoruz ama farzedelim ki bir gün senin iki araban olacak kadar zengin oldun. Ama ben hala fakirim. Arabalarının birini bana verir misin?
Diğeri tereddütsüz cevap vermiş.
''Elbette veririm arkadaşım.''
Ya iki güzel evin olsa, birini naba verir misin?''
''Elbette veririm arkadaşım.''
''Peki, ya iki güzel horozun olsa birini bana verir misin?''
Diğer adam biraz durakladıktan sonra cevap vermiş.
''Hayır. Kusura bakma ama veremem.''
Bunu duyan arkadaşı çok şaşırmış.
''Yahu, evi, arabayı veriyorsun da neden horozu vermem diyorsun.''
Diğeri cevap vermiş.
''Arkadaşım, benim iki evim veya iki arabam yok ama iki tane çok güzel horozum var da onun için vermem diyorum.''