Bir zamanlar Mısır'da Karakuş isimli çok sert bir yönetici varmış.
Bir gün bir kadına zorla tecavüz eden bir adamı karşısına çıkarmışlar.
Karakuşi olayı dinledikten sonra hemen emrini vermiş:
''Asın bu adamı.''
Muhafızlar adamı alıp dışarı çıkarmışlar.
İdam sehpası kurulmuş.
Ama adam çok uzun boylu olduğu için sehpanın boyu adamı asmak için kısa kalmış.
Durumu Karakuşi'ye haber vermişler.
Karakuşi biraz düşündükten sonra cevap vermiş:
''Emir emirdir. Bunun boyu uzunsa kısa birini bulup bunun yerine asın.''
Bu fıkrayı okuyunca Kuleli Askeri Lisesi'nde okurken bir bölük komutanımız aklıma geldi.
Bir gün öğlen yemeği için büyük bir salon olan yemekhaneye gittim.
Yemeği alıp salonun uzak köşesindeki masaya oturup yemeğimi yemeye başladım.
O sırada yan masadaki arkadaşlar birbirleriyle atışmaya ve bağırarak küfürlü konuşmaya başladılar.
Bölük komutanı olan yüzbaşı da o sırada yemekhaneye gelmiş ve benim bulunduğum yerde kavga eden öğrencileri görünce çok kızmış.
Hışımla bize doğru hareket etmiş ama yemek sırası çok kalabalık olduğundan öğrencilerin açılıp yol vermesini bekleyememiş.
Yemek sırasında bekleyen ve hemen önünde bulunan bir öğrenciyi tokatlamaya başladı ve gülsek mi üzülsek mi karar veremediğimiz şekilde şunları söyledi:
''Oğluuuum! Bak size kızdım arkadaşınızı dövüyorum.''
Bir gün bir kadına zorla tecavüz eden bir adamı karşısına çıkarmışlar.
Karakuşi olayı dinledikten sonra hemen emrini vermiş:
''Asın bu adamı.''
Muhafızlar adamı alıp dışarı çıkarmışlar.
İdam sehpası kurulmuş.
Ama adam çok uzun boylu olduğu için sehpanın boyu adamı asmak için kısa kalmış.
Durumu Karakuşi'ye haber vermişler.
Karakuşi biraz düşündükten sonra cevap vermiş:
''Emir emirdir. Bunun boyu uzunsa kısa birini bulup bunun yerine asın.''
Bu fıkrayı okuyunca Kuleli Askeri Lisesi'nde okurken bir bölük komutanımız aklıma geldi.
Bir gün öğlen yemeği için büyük bir salon olan yemekhaneye gittim.
Yemeği alıp salonun uzak köşesindeki masaya oturup yemeğimi yemeye başladım.
O sırada yan masadaki arkadaşlar birbirleriyle atışmaya ve bağırarak küfürlü konuşmaya başladılar.
Bölük komutanı olan yüzbaşı da o sırada yemekhaneye gelmiş ve benim bulunduğum yerde kavga eden öğrencileri görünce çok kızmış.
Hışımla bize doğru hareket etmiş ama yemek sırası çok kalabalık olduğundan öğrencilerin açılıp yol vermesini bekleyememiş.
Yemek sırasında bekleyen ve hemen önünde bulunan bir öğrenciyi tokatlamaya başladı ve gülsek mi üzülsek mi karar veremediğimiz şekilde şunları söyledi:
''Oğluuuum! Bak size kızdım arkadaşınızı dövüyorum.''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder