Temel yaşı ilerlemesine rağmen hala evlenmemiştir. Annesi, babası ve yakınları evlenmesi için ne kadar kız bulduysalar Temel hepsini ''Bu benim ruh ikizim değil. Ben ruh ikizimi arıyorum. Onunla karşılaşınca evleneceğim.'' diyerek reddediyormuş.
Babası bir defa da köyün imamına gidip bu konuda ne yapması gerektiğini sormuş.
İmam tamam, yardımcı olurum, Temel'le ben konuşurum demiş.
Ertesi gün İmam Temel'i cami çıkışında bir kenara çekip konuşmaya başlamış.
Ona, evliliğin sünnet olduğunu, ruh ikizi diye birşey olmadığını filan anlatmış ama Temel ısrarla ruh ikizini bulup onunla evleneceğini söylüyormuş. Çaresiz kalan imam biraz sinirlenmiş.
''Ulan Temel, yaşın 40'a yaklaşıyor. Hala evlenmiyorsun. Bir de ruh ikizinden filan bahsediyorsun. Bu gidişle sen evde kalır, yalnız ölürsün. Senin işin benlik değil, Allahlık. Hadi git dua et, belki Allah sana yardımcı olur.
Temel hocanın bu sözleri karşısında çok üzülmüş. Hayatı boyunca beklediği ruh eşini bulamayacağı endişesine kapılmış. Hemen abdest tazeleyip camiye girmiş. Saatlerce dua etmiş. Onun ortalarda görünmediğini fark eden babası imama sormuş. İmam ''Akşam namazında camiye girdi yatsı okunacak hala içerde. Sanırım dua ediyor.'' demiş.
Bunun üzerine babası imamla birlikte camiye girmişler ve kendinden geçmiş bir şekilde dua eden Temel'e yaklaşmışlar. Babası oğlunun ruh ikizi saçmalığından kurtulduğunu düşünerek ne dua ediyor diye iyice yaklaşıp dinlemiş.
Temel şçyle dua ediyormuş. ''Allahım. Sen ruh ikizime doğru yolu göster.''